Kemal Sunal’ın unutulmaz filmi ‘Zübük’ yeniden çekiliyor: Ali Sunal başrolde!
1980 yılında Kartal Tibet’in direktörlüğünü yaptığı ve Kemal Sunal’ın başrolünde olduğu Zübük filmi, Türk sinemasının unutulmaz üretimlerinden biri olarak hafızalarda kalmıştı.
Ezel Akay’ın direktörlüğünde, sinemanın tekrar çekilmesi için harekete geçildi.
BAŞROL OYUNCUSU MUHAKKAK OLDU
Akay, geçtiğimiz günlerde katıldığı Ali İle Ortamızda programında, Zübük’ün yeni versiyonunda başrolü Ali Sunal’ın üstlendiğini duyurdu.
Yıllar evvel bu rolü teklif ettiği Ali Sunal, “Babamın oynadığı rolleri oynayamam” diyerek teklifi reddetmişti.
Ancak Ezel Akay, bu karara hürmet gösterse de vakitle Sunal’ı ikna etmeyi başardığını belirtti.
Yönetmen Ezel Akay, yeni proje için heyecanını lisana getirerek, “Zübük karakteri, sırf bir devrin değil, bugünün de siyasi ve toplumsal yapısını yansıtan üniversal bir öykü. Ali Sunal ile bu projeyi gerçekleştirmek beni heyecanlandırıyor” tabirlerini kullandı.
ZÜBÜK SİNEMASININ KONUSU
Zübük, Aziz Nesin’in “Zeybek” sözcüğünden esinlenerek oluşturduğu bir kavramdır ve sinema, Türk siyasi hayatındaki çarpık karakterleri hicveder.
Başrolde Kemal Sunal’ın unutulmaz performansıyla hayat verdiği milletvekili İbrahim Zübükzade, çelişkilerle dolu bir siyasetçiyi mevzu alıyor.
Milletvekili İbrahim Zübükzade (Kemal Sunal), mesleğinden ihraç edilmiş bir siyasetçidir. Kelamında durmayan, ahlaksız ve çıkarcı bir adam olarak tanınır. Gazeteci Yaşar (Metin Serezli), Zübükzade’nin hayat öyküsünü araştırmak için köyü Gülören’e sarfiyat. Lakin köy halkı, Zübük’ten nefret etmektedir. Köylülerin anlatımına nazaran, Zübük, iş hayatına bir dairede katip olarak başlamış, aldığı rüşvetlerle süratle zenginleşmiştir.
Destek Partisi’ne girerek yağcılıkla yükselen Zübük, her yere rüşvet ve kurnazlık bulaştırır. Yektane’yi (Nevra Serezli) evlenme vaadiyle kandırdıktan sonra zorla evlenir, fakat her adımında insanları birbirine düşürerek halkın belediye başkanı olması için kendisine yalvarmasına neden olur. Hile ve entrikalarıyla milletvekilliğine kadar yükselen Zübük, gazeteci Yaşar’a tüm yüzsüzlüğüyle halkı nasıl kullandığını anlatır. Fakat Zübük’ün kendisine de oyun oynadığını fark eden Yaşar, gerçekleri öğrenir ve çaresiz halkın her vakit haklı olduğu sonucuna varır.
