İktidarın ‘aile yılı’ ilan ettiği 2025’te hukukçular ekonomi vurgusu yaptı

18 Şubat’ta İzmir, Ankara ve Muş’ta üç bayan öldürüldü. İzmir’in Aliağa ilçesinde Fatma Ş. (34) boşanma etabındaki eşi M.Ş. tarafından bıçaklanarak öldürüldü.

Ankara’da S.K. isimli bayan, boşandığı İ.K. tarafından bıçakla katledildi. Muş’ta ise Aynur İ., evli olduğu erkek İhsan İ. tarafından uzun namlulu silahla öldürüldü.

Artan şiddetin nedenlerini pahalandıran 29 Ekim Bayanları Derneği Genel Lideri Avukat Şenal Sarıhan, “Ailede huzuru sağlayacak en değerli mevzulardan birisi iktisat. Bugün Türkiye’de yoksulluk giderek tırmanıyor. Orta sınıf kalmadı. Üç aileye de baktığımızda tahminen ayrıntılandırıldığında farklı farklı nedenler üzere görünebilir lakin kesinlikle bugün temel olarak mevzunun ekonomik problemler olduğunu düşünüyorum. Bu meseleler aşılmadıkça ne ülkenin genelinde ne de ailelerde rastgele bir huzurun var olacağı inancındayım” diye konuştu.

Sarıhan kelamlarını şu biçimde noktaladı: “Kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda devlet, aile birliğinin korunması için onların bir ortada yaşamasının sağlanması için bir şey yapmak istiyorsa evvel onların şartlarını sağlaması gerekiyor. Ancak yapamıyorsa da bunu cinayete vardıracak kadar tırmandırılması konusunda hâlâ ‘Birlikte oturun birlikte yaşayın’ demekten vazgeçmesi gerekiyor inancındayım.” Öte yandan dün Gaziantep’te Suriye asıllı Ruha Dabul (23), tartıştığı eşi Muhammed el Hüseyin (32) tarafından tabancayla vurularak katledildi.