Eylemlerde gözaltına alınan gençlere polisin sert müdahalesi tutanaklara yansıdı: ‘Baştan sona hukuksuzluk’

Ekrem İmamoğlu’na yönelik operasyonun akabinde başta Saraçhane olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanındaki hareketlerde gençler “adalet ve özgürlük” isteklerini lisana getirdi. Gözaltına alınan gençlerin birçoğu tutuklanırken orantısız polis müdahalesi tepki çekti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, gözaltına alınan 1879 eylemciden 260’ının tutuklandığını, 468’i hakkında isimli denetim kararı verildiğini açıkladı.

Cumhuriyet’in ulaştığı tutanaklara nazaran eylemcilere “Eyleme katılmanız istikametinde baskıda bulunuldu mu?”, “Herhangi bir sivil toplum kuruluşu, dernek, sendika üyeliğiniz var mı?” soruları soruldu. Bir öğrencinin “Polisler tarafından çok sert bir formda gözaltına alındım. Ayağımda iki kırık, kaburgalarımda kırık var. Ameliyat olmam gerekmektedir, polis beni geri hastaneye getirmemiştir. Sakat kalma ihtimalim var” tabiri tutanaklara yansıdı.

‘TERÖRİST MUAMELESİ’

Gözaltına alınan hareketçilerin istekli avukatlığını yapan avukat Arif Anıl Öztürk şunları söyledi: “Baştan sona hukuksuz bir süreç. Ortada bir kanıt yok, imaj yok. Üstelik suçlandıkları unsurun yatarı yok. Üstüne aksi kelepçe ile başlayan makûs muamele görenler var. Bacağı alçıya alınan, bedeninde morluklar bulunanlar var. Ulusal hisleri ağır çocuklara terörist muamelesi yapılıyor. Karar sırasında yargıçlar avukatların yüzlerine bile bakmıyor. Kararın tamamını bile okumuyorlar, ‘Tutuklandı’ deyip adeta salondan kaçıyorlar.”

“Devlet ya da kolluk güçleri, vatandaşına ya da öğrencilerine tuzak kurar mı?” diye soran CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, İçişleri Bakanlığı’na seslenerek “Bu oyunu bırakın. Büsbütün barışçıl toplantı ve şov hakkını kullanan öğrencileri gözaltına almaktan vazgeçin” sözlerini kullandı.

AİLELER ADALET İSTİYOR

Çocukları gözaltına alınan ailelerin Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önündeki bekleyişleri sürüyor. Bekleyenlerden biri, “Saraçhane’de değil de burada toplanalım. Bizim çocuklarımız burada” diye konuştu. Bir öbür kişi ise “Bizim çocuklarımız en uygun okulları kazanmış çocuklar. Şu anda gördükleri muameleye bakın. Biz dört gündür çocuklarımız dayak mı yedi diye düşünüyoruz. Hak yok, hukuk yok, adalet yok” dedi.