Mansur Yavaş’tan iktidara ‘belediyeler’ göndermesi: ‘Önceliğimiz rant değil, çocukların okuması’
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Sapanca Belediyesi Tanser Cumbul Kreşi Temel Atma Merasimi’ne katıldı. Yavaş’a Sapanca Belediye Başkanı Nihat Arda Şahin, CHP Kocaeli Milletvekili Özgür Yıldızlı, PM Üyesi Engin Özkoç ve ilçe belediye liderleri da eşlik etti.
Yavaş, merasimde yaptığı konuşmada, çok özel bir çalışma yapıldığını belirterek, kreşin güzel olmasını diledi, emeği geçenlere teşekkür etti.
“ÖNCELİĞİMİZ RANT DEĞİL”
İktidara da göndermede bulunan Yavaş, “Belediyelerimizin önceliği rant değil, çocuklarını okuması. Onların okutulması için büyük bir eğitim atağı bütün Türkiye’de bilhassa toplumsal demokrat belediyecilik anlayışı ismi altında her yerde yapılıyor. Bunu toplumsal belediyecilik anlayışıyla destekliyoruz ki bu çocuklar hayata öteki yaşıtları üzere eşit başlasınlar” dedi.
“ONLAR HAYATA DAİMA MAĞLUP BAŞLIYOR…”
Yavaş, şunları kaydetti:
“Bu bir zihniyet meselesi. Kimi belediye başkanı sadece masanın üzerine imar haritalarını açar, onun içerisine nereden kime, birilerine nasıl rant sağlarım diye bakar. Ankara’da bugün birçok yerde gökdelenler görüyorsunuz; bilhassa Çankaya, Yaşamkent tarafında. Bunlar, o gördükleriniz yapılmış olanları; daha yapılacaklar geride. Gördüğünüz bütün boş topraklar bir şeylerin karşılığı rant olarak aslında Ankara’ya çakılan kazık olarak duruyor. Zira altyapıda değişiklik yok. Bu beşerler nasıl Ankara merkeze gelecek, trafik yetmiyor, su yetmiyor, kanal yetmiyor… Bizler de haksız hiçbir işin içinde olmadan öncelikle dezavantajlı kümeler başta olmak üzere onlar için neler yapabiliriz diye başladık. Zira onlar hayata daima mağlup başlıyor.
Biz bugün Ankara’da üçüncü nesile yardım dağıtıyoruz. Natürel bunu eskisi üzere paket dağıtmak suretiyle yapmıyoruz. Şunu gördük, dedik ki ‘Sadece bu türlü paket dağıtarak, yardım yaparak, Ankara’yı da Türkiye’yi de yönetemezsiniz. Zira bir formda bunların çocuklarına şayet siz el atmazsanız onlarda yardım isteyen beşerler olacak ileride’. Ne yapmak lazım? İşte sıfır olan Ankara’daki çocuk aktiflik merkezi ismi altında altında açtığımız tesis sayısı 40’a ulaştı. 140-240-340, ne kadar yapabilirsek, nerede ne bulabilirsek bunları bilhassa dezavantajlı mahallelerde açıyoruz ki bunların çocukları anneleri çalışırken onları gönül huzuru içerisinde oraya teslim etsinler.”
“16 BİN AİLENİN SERVİS FİYATINI ÖDÜYORUZ”
Mansur Yavaş, Ankara’da 214 bin ailenin ABB’den dayanak aldığını bildirerek, bu ailelerdeki 50 bin ortaokul ve lise öğrencisinin fiyatsız taşındığını anlattı. Geçmişte bu türlü bir uygulama bulunmadığını belirten Yavaş, şu anda “Parasızlık nedeniyle okuyamadım. Okula gidemedim” denilemeyeceğini söz etti.
Yavaş, şöyle devam etti:
“Yine servis gereksinimi olup da uzak mahallede olup da çocuğunu gönderemeyen 16 bin ailenin de servis fiyatını ödüyoruz, dezavantajlı küme. O da yetmiyor. Engellemeler var. Artık o mevzuya artık çok girmeyeceğim. Hepiniz bunu iddia ediyorsunuz. İlkokulda çocukların beslenme sorunu var. Beslenemediği takdirde bu çocuklar öğrenme zahmeti çekiyor. Birebir vakitte fiziken yetişirken de zorlanıyorlar. Arkadaşları teneffüste gidip tostunu yerken bu çocuklar mahzun bir kenarda bekliyorlar. Biz bunlara kantin fişi dağıtıyoruz ki onlar da arkadaşlarıyla birlikte gitsinler kantinden birebir saatte birebir anda oradan tostlarını, ayranlarını alsınlar, mahzun olmasınlar diye. Fakat bunu yalnızca 16-17 bin çocuğa yapabiliyoruz. Zira birçok okul müdürü bırakın bu takviyeye katkı sunmayı, istemiyorlar. Okulların paklık olayında olduğu üzere.
Dolayısıyla bizler bu zihniyeti işte bu çocukların kesinlikle okuması, okutulması gerektiğine inanıyoruz. Daha birçok dayanağımız var. Kırtasiyesinden bayram harçlığına kadar o çocukların yeterli eğitim alması için kurslar dahil elimizden ne mümkünse yapıyoruz. Bilimsel manada. Bunu yapmak zorundayız. Bu çocukların geleceği için yapmak zorundayız. Bu çocuklar bugün aileleri güç durumda olabilir lakin bu çocuklar yarın okuyacaklar. Kendilerini kurtaracaklar. Ailelerini de daha rahat bir hayat imkanı verecekler.
Aynı vakitte ülkemiz iktisadına çok büyük katkıda bulunacaklar. Bunun yolu bu biçimde erken periyotta kreşten bir yerden gidip çocuğun eğitim almasından başlıyor ve bunu görüyorsunuz İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ankara ve ilçe belediyelerimize kadar bütün belediyelerimizin önceliği rant değil, çocuklarını okuması. Onların okutulması için büyük bir eğitim atılımı bütün Türkiye’de bilhassa toplumsal demokrat belediyecilik anlayışı ismi altında her yerde yapılıyor. Bunu toplumsal belediyecilik anlayışıyla destekliyoruz ki bu çocuklar hayata başlarken başka yaşıtları üzere eşit başlasınlar, mahzun olmasınlar. Ben buradaki bugünkü açılışı çok önemsiyorum.”
