İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi’nden 10. yargı paketindeki bazı maddeler için AYM çağrısı: Cezalandırma önceleniyor
Kamuoyunda 10. yargı paketi olarak bilinen infaz düzenlemesini içeren kanun teklifi, Resmi Gazete’nin tekrarlanmış sayısında yayımlanarak geçen hafta yürürlüğe girdi. İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi ise çocuk adalet sisteminde hak temelli ve onarıcı yaklaşımların güçlendirilmesi emeliyle “Çocuk Adalet Sistemi ve İnfaz Rejimine Dair Siyaset Belgesi” hazırladı. Hazırlanan içerikte mevcut durum ve yargı paketine değinilirken çocukların üstün faydasının gözetilerek alternatif uygulamaların geliştirilmesi üzere tahlil teklifleri sunuldu.
10. yargı paketine değinen Ateşci, “Yasalaşan 18. husus; çocuklara yönelik infaz rejiminde ceza odaklı anlayışı daha da pekiştirdi.
‘ANAYASA’YA AYKIRI’
Yeni düzenlemeyle, çocukların şartlı salıverme ve kontrollü özgürlükten yararlanabilmeleri, infaz kurumunda belli bir mühlet kalmış olmalarına bağlandı. Bu, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye, Pekin Kuralları’na ve anayasa’ya aykırı” ihtarında bulundu. Çocukların özgürlüğünden mahrum bırakılmasının, sırf son deva ve en kısa müddetle sonlu olması gerektiğini belirten Ateşci, “Yetişkinlerle birebir infaz kıstaslarının çocuklara uygulanması; onların yaş, gelişimsel gereksinim ve korunma haklarını yok saymak demek. Bu düzenleme, hem eğitime erişimi zorlaştırmakta hem de çocukları cezaevi ortamında daha uzun mühlet tutarak damgalanma ve tekrar kabahatle ilişkilenme riskini artırmakta” değerlendirmesinde bulundu.
Ateşci şöyle konuştu: “Ayrıca bu değişiklik, sadece suça sürüklenen çocukları değil; tabir özgürlüğü kapsamında ceza alan öğrencileri, gazetecileri, bayan ve LGBTİ+ hak savunucularını da direkt etkileyebilir. Toplumsal muhalefet alanındaki herkes için yeni bir hak ihlali riski doğmuştur. Bu nedenle, İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak daha evvel belirttiğimiz üzere milletvekillerinin 10. yargı paketinde yer alan 18. hususun iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurması büyük kıymet taşımakta” dedi.
