Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden gözaltılara ilişkin suç duyurusu: Rektör Naci İnci’ye istifa çağrısı
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, aktifliğin, üniversitenin öğrenci kulüpleri tüzüğüne ve Kulüpler Ortası Şura (KAK) işleyişine karşıt olarak düzenlendiği belirtirken, Yıldız’ın geçmiş telaffuzları nedeniyle öğrenciler tarafından reaksiyonla karşılandığı tabir edildi.
“Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak kamuya duyurumuzdur” başlığıyla paylaşılan açıklamada şu tabirler yer alıyor:
“13 Mayıs Salı akşamı İslam Araştırmaları Kulübü (BİSAK), öğrenci faaliyetleri tüzüğüne karşıt biçimde kulüpler ortası şuranın (KAK) onayını almadan düzenlediği aktifliğe (Anayasa’nın 41. Unsuru ve TCK 103’ü açıkça ihlal ederek) çocuk istismarını ve bayana karşı şiddeti legalleştiren telaffuzlarıyla tanınan Nurettin Yıldız isimli kişiyi davet etmiş, bu kişinin yerleşkeye gelmesi öğrenciler ortasında haklı bir infial yaratmıştır. Öğrenciler Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu 2911 ve Anayasa’nın 34’üncü unsurundaki temel haklarını kullanarak barışçıl protesto aksiyonları yapmışlardır.
Naci İnci idaresi, muhakkak ki üniversite kamusunu tahrik etmek üzere kurgulanmış bilim dışı bir aktifliğe açıkça takviye vererek üniversitemizde gerginlik çıkmasına önayak olmuş, öğrencilerimizin polis müdahalesine ve şiddete maruz kalmasına kasıtlı olarak yol açmıştır.
Göreve geldiği günden beri yerleşkede birçok öğrenci aktifliğini gerekçesiz olarak iptal eden yahut sansürleyen kayyım idaresi üniversite içi müsaade düzeneklerinin bile işletilmediği bu aktifliğe müsaade vermiş; akabinde aktiflik yapıldığı takdirde yasal protesto haklarını kullanacaklarını bildiren öğrenciler hakkında disiplin soruşturması başlatılacağını ve cürüm duyurusunda bulunulacağını ilan etmiştir.
Etkinliğe karşı 13 Mayıs akşamı Kuzey Kampüs’te gerçekleştirilen barışçıl protesto hareketleri sırasında kayyım idaresi yerleşkeye çevik kuvvet polislerini şahsen davet etmiş, yerleşkenin ablukaya alınması sonrasında çevik kuvvet tarafından birçok öğrencimize şiddet uygulanmış ve 97 öğrencimiz gözaltına alınmıştır. Tıpkı sırada yerleşke dışında anayasayı açıkça ihlal ederek “şeriat isteriz, yaşasın şeriat” nidalarıyla bağırarak yerleşkesi çevreleyen demirlere vuran, taş atan, bayan öğrencilere küfreden İBDA-C destekçisi kalabalıklara bırakın gözaltını rastgele bir ihtar bile yapılmamıştır. Buna karşılık öğrencilerimize şiddet uygularken çıkan arbedede yaralandığı tez edilen polislerin, yerleşkede uzun müddettir devam eden, bir personelin vefatına neden olmuş, her türlü inşaat prosedürünü, iş ve can güvenliğini yok sayarak sürdürülen inşaatlar nedeniyle açılmış derin inşaat çukurlarına düşmüş oldukları anlaşılmaktadır. Hasebiyle polislerin yaralanmasının sorumlularının da başta Naci İnci olmak üzere kayyım idarenin liyakatine, ehil olup olmadığına bakmadan vazifeye getirdiği, tek vasfı yandaşlık olan vazifeliler olduğu ortadadır.
“SERBEST BIRAKILMASINI TALEP EDİYORUZ”
13 Mayıs günü üniversitemizde yaşanan üzücü olaylar sonrasında Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak kamuoyu önünde cürüm duyurusunda bulunuyoruz: Naci İnci bir üniversite yerleşkesinde yeri olmaması gereken, açıkça provokatif bir aktifliğe kurumsal takviye vermiş ve çevik kuvveti yerleşkeye davet ederek protesto hakkını kullanan öğrencilerin şiddet görmesine sebep olmuştur. Olayların tırmandırılmasından ve öğrencilere uygulanan şiddetten direkt sorumlu olan Naci İnci’nin misyonundan istifa etmesini, istifa etmezse misyonundan alınmasını ve hakkında gerekli yasal sürecin başlatılmasını talep ediyoruz.
Kayyım idarenin hali ve açıklamalarının yanı sıra öğrencilerimizin aleni halde çocuk istismarını ve bayana karşı şiddeti olumlayan bir şahsa reaksiyon göstermelerini “tehdit”, “linç girişimi”, “uydurma münasebetlerle yerleşkesi kaosa sürüklemek” üzere sözler kullanarak kınayan ve “birlikte yaşama hukukuna riayet” etmemekle suçlayan kayyım destekçisi Bura isimli derneğin yahut gibisi açıklamalar yapan devlet kurumlarının temsil ettiği zihniyeti de şiddetle kınıyor, herkesi ortak insani ve vicdani bedelleri savunmaya davet ediyoruz.”
