Devlet Bahçeli ‘Öcalan’ çağrısını yineledi, ağzındaki baklayı çıkardı: ‘Erdoğan bize göre tek seçenektir’
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki haftalık küme toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şu formda:
* Türkiye demekten asla vazgeçmiyoruz. Günü birlik siyasi hesap peşinde değiliz. Milletin takviyesi olamadan hiçbir siyasi maksat muvaffakiyete ulaşamaz. En büyük dileğimiz milletimizi hak ettiği halde temsil etmek, sıkıntılara esaslı tahliller oluşturmaktır. Ulusal vizyonumuzu gerçekleştirmenin çabasını vermekliyiz. Karanlık lobilerin, kabaran kulislerina eline düşemeyiz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi’yiz. Geçmişle geleceği kavuşruran Cumhur İttifakı’yız.
“HİÇ KİMSE KORKU VE ENDİŞEYE KAPILMASIN, BAYRAK İNMEYECEK”
* Hiç kimse tasa ve endişeye kapılmasın, bayrak inmeyecek. Durmayacağız, duraklamayacağız. Hilal kardeşliğimizin ve yazgı iştirakimizin bildirisidir. Hacın girdiği yerleye hilal bir daha girememiştir. Hilali muhafazanın dışında ikinci bir seçeneğimizin olmadığına yürekten inanacağız. Bir ve birlikte hilale yanlışsız emin ve sağlam adımlarla ilerleyeceğiz. Türkiye toplantılarımızın 6’sı tamamlandı geriye 21 toplantımız kaldı.
* Kıymetli olan akıl sahibi olmak değil, aklın yanlışsız yerde, hakikat vakitte kullanılmasıdır. Ortak aklı çalıştıramamış, ortak bir geleceğin rotasına girememiş toplumlar… Beşinci kol faaliyetlerine kabus yaşatmak hepimizin sorumluluğudur. Hiç kimseyi ayrımıyorum, başka görmüyorum. Önümüzdeki yüz yılı şu başlıklar altında toplayabiliriz.
* Gayemiz Türk İslam coğrafyasında birliğin ve beraberliğin çınarlaşmasıdır. 9 Temmuz 2118 Cumhurbaşkanlığına geçişin 100. yılıdır. Önümüzdeki 100 yıllık takvim işlemeye başlamıştır. Üzerinde oynanan haritalar yeni baştan çizilecek. Ulusal amacımız Osmanlı barışına misal, insanlığın tam bir huzura kavuşmasıdır. Türk milleti tarihin hiçbir periyodunda asimilasyoncu olmamıştır. Gözünü ABD başkanlığına çevirenler sanki nasıl çıkar devşiririz peşinde.
“ÖCALAN” DAVETİNİ YİNELEDİ
* Geçen hafta konuştuklarımı herkes konuşmaya devam ediyor. ‘Teröristbaşı terörün bittiğini, ihanet ve bölücülüğün çıkmaz sokak olduğunu söyleyecekse haydi DEM kümesine gelsin bunları teker teker söylesin, umut hakkından istifade etsin’ sözümün ardındayım, teklifimde ısrarcıyım.
* Devletin bekası için cesaretli kucaklayıcı atılımlara muhtaçlık vardır. Mananın yerine boş lafların geçmesine ulusal geleceğimizi riske atmakla muadildir. Basiretsiz telkinlere çok isteklere kapalı durarak kardeşliğimizi pekiştirmeliyiz. Politik seviyedeki bir yanılgıyı strateji düzeltemez. Kürtler öteki, terör örgütü diğerdir. İkisini birbirine karıştırmak ülkemize ve milletimize yapılacak en büyük kötülüktür.
DEM PARTİ’Yİ GAYE ALDI
* DEM Parti kararını netleştirilmeli. Nerede durduğunun muammasını açıklığa kavuşturmalıdır. Terör örgütü, 85 milyon Türk vatandaşının düşmanıdır. Öcalan İmralı’da yatıyor, ama DEM Parti’de 57 Öcalan gölgesinin Meclis’te olduğunu niçin görmüyorsunuz?
* İmralı Türkiye’de değil mi? Teröristbaşının DEM Parti kümesine gelmesine karşı çıkıyorlar da İmralı’da kalmasına niçin itiraz etmiyorlar? Cesedini ezmedikten sonra Meclis’e gelemezmiş, Türkiye’nin her yerinde dolaşıyorlar…
“ERDOĞAN BİZE NAZARAN TEK SEÇENEKTİR”
* Diyorlar ki Sayın Cumhurbaşkanı yeniden seçtirmek için yol arıyormuşuz. Terör hayatımızdan atılırsa, enflasyon canavarına kesin bir darbe indirilirse Sayın Erdoğan’ın bir kez daha seçilmesi hakikat bir tercih değil midir? Birbiriyle bir ortada yaşayamayanlar, Türkiye’nin ayrımcılığını nasıl giderecek? Türkiye Yüzyılı’nın inşası için Sayın Recep Tayyip Erdoğan teminattır, milletin sevdalısıdır, deneyimiyle, birikimiyle bize nazaran tek seçenektir. Türkiye’de Kürt sorunu yoktur. Kelamda Kürt sorunu emperyalistlerin tuzağıdır. Global emperyalizmin hiç değişmeyen stratejisidir.
ÖZGÜR ÖZEL’E ‘KAYYUM’ YANITI
* Süreksiz olarak uzaklaştırılan belediye liderleri yargıyı beklemelidir. Belediye liderleri ya adam üzere misyonlarını yapacaklar ya da Türk devletinin hukuk hudutları içinde aldığı legal ve haklı tasarruflara katlanacaklardır. CHP Genel Başkanı şaşırmış, su kaynatmıştır. Buradan bakınca CHP ile PKK’yı birbirine karıştırdığımızı söylemek abartılı bir argüman olmayacaktır. Ateş olsan cirmin kadar yer yakarsın. Ayağını denk al, CHP’yi sev, herkesi sev, son ra ‘Kendimi de seviyorum’ diyebilirsin.
AYRINTILAR GELECEK…
