İFD’nin 80’inci yıldönümü, AKM’de tiyatro, dans ve müzikle kutlandı: Shakespeare’in rüyası
“Sonunda bir ahenk çıksa bile ortaya,/ bir bakarsın çepeçevre kuşatılmış:/ Mevtle, savaşla ya da hastalıkla/ Ve bir anlık ses üzere ömürsüz kalmış;/ Gölge üzere, bir var bir yok; hayal üzere, kısacık…” Bu türlü diyor Atinalı güzel Lysander, William Shakespeare’in “Bir Yaz Gecesi Rüyası”nda. Yazım tarihini 1595 olarak kabul edersek 430 yıl sonra değişen bir şey yok. Birçok yanda savaş, birçok yanda vefat ve hastalık var. İran ve İsrail ortasındaki füze savaşı devam ederken, İstanbul’da, sıcak bir yaz gecesinde Shakespeare’in “Bir Yaz Gecesi Rüyası” da Felix Mendelssohn’un bestelediği sahne müziğiyle, eksiksiz bir formda sanatseverlerle buluştu. Kuruluşunda gazetemizin başyazarlarından Ender Nadi’nin de bulunduğu İstanbul Filarmoni Derneği (İFD), 80. yıldönümünü, 24 Haziran akşamı Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) yapılan konserle kutladı.
‘İFD DEMEK REY DEMEK’
Gecede, İstanbul Filarmoni Derneği’nin her yıl verdiği “İstanbul Filarmoni Derneği 2025 Ödülü” ile birlikte bu yıl birinci kere “genç yetenek ödülü” de sahibini buldu. “İstanbul Filarmoni Derneği 2025 Ödülü” bestekar Hasan Uçarsu’nun oldu. “genç yetenek ödülü” ise, 19 yaşındaki Naz İrem Türkmen’e verildi. Merasimde konuşan Uçarsu, İFD’nin her şeyden evvel Cemal Reşit Rey demek olduğunu söyledi, Uçarsu, “Cemal Reşit Rey çok genç yaşlarında İstanbul’a geldi. İstanbul’un müzik hayatı için neredeyse her şeyiyle büyük bir mesleği feda etti. 2. Dünya Savaşı’ndan çıkar çıkmaz, memleketler arası bir ortamla kaynaşmak, daha varlıklı bir müzik hayatını İstanbul’da oluşturabilmek için İFD’yi kurdu. Çok büyük isimleri, periyodun bildiğiniz ne kadar büyük solisti ve şefi varsa hepsini İstanbul’a getirdi. Bu dernek bugün hâlâ İstanbul müzik hayatındaki işlevini faal bir formda sürdürmekte” tabirlerini kullandı. Uçarsu’dan sonra konuşan Naz İrem Türkmen ise mükafatı almanın çok büyük bir onur olduğunu belirterek “Büyük dedem Semih Argeşo evvelden bu derneğin birinci üyelerinden biriydi. Birebir vakitte İstanbul Kent Orkestrası’nın başkemancılığını yapmıştı. Benim için manevi bir bedeli de var” diye konuştu.
ŞEF, ‘DUVAR’ OLDU…
Shakespeare’in ölümsüz metni, gecede, hem müzik hem dans hem de okuma tiyatroyla hayat buldu. Şef Orçun Orçunsel idaresindeki İstanbul Filarmoni Orkestrası, Felix Mendelssohn’un bu oyun için özel bestelediği sahne müziğini eksiksiz icra etti. Ayşe Büşra Yakar idaresindeki Rezonans Korosu ve Unsur Kodal idaresindeki dans koreografisi ise izleyenlere büyülü anlar yaşattı. Yapıtın rejisini ve okuma tiyatrosu yorumunu oyuncu Erkan Kolçak Köstendil üstlendi. Köstendil birebir vakitte “Puck” rolünde hünerlerini sergiledi. Köstendil’e sahnede Melisa Doğu, Nurhak Mine Kelam, Mert Aykul, Nurselin Ak, Ercan Resat Demir ve Uğur Cabiroğlu eşlik etti. Gecenin sürprizi ise, orta oyunda “duvar” olan Atina’nın mekanikçilerinden “Tom Snout”u, şef Orçun Orçunsel’in canlandırması oldu. Orçunsel, orkestra şefliğinin yanında sahnede kısa da olsa oyunculuk tecrübesini tattı ve renkli anlar yaşadı.
‘DEVRİMLERİN SON HALKASI’
Törende konuşan İFD Başkanı Atilla Tuna, derneğin 80 yıl evvel Cemal Reşit Rey tarafından kurulduğunu belirterek “Cumhuriyet gazetesinin baş muharrirlerinden Az Nadi, Halit Ziya Uşaklıgil üzere isimler kurdu. Daha sonra bu derneğe çok sayıda müzisyen, iş insanı, müzik seven dostlar katıldı. 80 yıldır bu meşale elden ele dolaşıyor. Şu anda bende ve arkadaşlarımda. O yüzden biz bunu büyük bir misyon olarak alıyoruz. Zira çoksesli müzik Atatürk’ün ihtilallerinin son halkasıdır” tabirini kullandı.
