Yangında eşi ve 2 çocuğu ölmüştü: Tutuklanan itfaiyeci ‘ağır uyku gerektiren ilaç’ istemiş!

Kendisinin geceleri dışarıda içki içtiğini ve meskene pek uğramadığını belirten Gezgin, olay gecesi kendisinin balkonda eşinin de salonda olduğunu anlattı.

“HERHANGİ BİR KOKU ALMADIM”

Gezgin, “Balkonda olduğum esnada eşim Fatma bana saat 03:30 sıralarında doğal gaz kokusu olduğundan bahisle WhatsApp üzerinden ileti attı. Bunun üzerine doğalgaz borularını ve çizgisini denetim ettim, rastgele bir koku almadım. 10-15 gün evvel tadilat yaptırdıydık fakat tekrar rastgele bir koku almadım. Ezan okunmadan evvel diye hatırladığım bir vakitte eşim oruç tuttuğu için sahur hazırlamak üzere mutfağa geçti. Ben de üzerimi değiştirerek itfaiyeye gitmek için konuttan çıktım. Bu esnada kendisi mutfaktaydı” sözünü kullandı.

İtfaiyede bir müddet durduktan sonra Uzun Çarşı’dan börek, konuttan de montunu almak için konuta gittiğini aktaran Gezgin, “Bu esnada anahtar yanımdaydı. Apartmanın dış kapısının anahtarı ve iç daire kapısının anahtarı tıpkı anahtarlıkta takılıydı. Ben genelde dış kapıyı şifreyle açarım. O gün nasıl açtığımı hatırlamıyorum. Saat 07.00 sıralarında daire kapısını açıp içeri girmeden montumu alarak çıktım. Bu esnada rastgele bir doğalgaz, is, duman kokusu almadım. Şüphelenecek rastgele bir şey görmedim. Montumu giyerek binadan çıktım ve tekrar itfaiyeye gittim” savunmasında bulundu.

MESAJA KARŞILIK VERMEMİŞ

İtfaiyeye birinci geldiğinde eşinin kendisine attığı “Çok geç gelme pazara gidelim, beşerler uyanınca da mesken sahibini mi arayacaksın, doğalgazı yapanı mı arayacaksın, birini orta, kokuya baktır” biçimindeki iletilerini gördüğünü ama karşılık vermediğini anlatan Gezgin, genelde eşinin iletilerini karşılıksız bıraktığını öne sürdü.

Eşini saat 07.45 üzere birkaç kere aradığını, telefonu açmaması üzerine konuta gittiğini aktaran Gezgin, şunları söyledi:

“Bu esnada saat 08:00 sıralarındaydı. Ben üst çıkarken komşumla karşılaştım. O da dairesinden çıkıyordu. Daire kapısına geldiğimde rastgele bir koku almadım. Anahtarımın yanımda olmadığını fark ettim. Kart ile açmaya çalıştım fakat açamadım. Zile bastım, kapıyı çaldım, yaklaşık 3-4 kez çalıp bekledim. İkişer dakika ortayla çalmış olsam yaklaşık 8-10 dakika sürmüştür. Üstte kapıyı çalarken aşağıda bodrum kattaki daireden komşumun gittiğini duydum. Bir müddet sonra ben de çıktım. Öteki kimseyi duymadım, görmedim.”

İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ

Savcının “Daha evvelki beyanlarınızda meskene en son 07:00’da gelerek montunuzu aldığınızı söylediniz, şu anda ise saat 08.00-08.10 esnasında gelerek yaklaşık 10 dakika apartman dairesinin önünde bulunduğunuzu söylüyorsunuz. Çelişki hakkında ne söyleyeceksiniz?” sorusuna Gezgin, “Benim palavra söyleme üzere bir lüksüm yok. Zati her yerde kamera var, gerek savcılıkta gerek karakolda vermiş olduğum tabirlerde bu hususu hatırlamamış olabilirim” karşılığını verdi.

Gezgin, çarşıya gittikten sonra komşusunun kendisini araması üzerine meskene geldiğini, içeri girmek istediğini ancak ağır dumanlardan ötürü giremediğini belirtti.

“BENİM HİSLERİM KUVVETLİDİR”

Savcı, Gezgin’e nişanlısı kuşkulu F.T’nin olaydan evvel kendisine “kötü şeyler olacak” formunda attığı iletiler soruldu.

Soruya istinaden Gezgin, “Benim hislerim kuvvetlidir. Farklı olaylarda da hislerim sonucunda güzel yahut berbat olaylar meydana geldi. Boşanma konusunda ben kendisine boşanacağımı söyledim. Dava olduğunu da söyledim lakin davanın boşanma davası olduğunu söylemedim, şahit olduğum bir belge olabilir” biçiminde yanıt verdi.

“KENDİSİNİ ÇOK DEFA ENGELLEDİM”

İfadesi alınan F.T ise olay olduktan sonra ailesi ve arkadaşlarının Gezgin’in mezarlığa gitmediğini söylediğini, Gezgin’in ise çocuklarının öldüğüne inanmadığı istikametinde kendisine kelamlar sarf ettiğini anlattı.

Gezgin’le 11 Mayıs’ta nişanlandığını belirten F.T, şöyle devam etti:

Bu olaydan yaklaşık 10-15 gün evvel bana ‘Benim içime makûs şeyler doğuyor, zelzele, mevt üzere bir şey olacak, bu bana koyacak’ dedi. Olaydan 1 gün evvel bana ‘yarın boşanma davam var, bu iş bitecek’ dedi. Ben de ona ‘benim boşanmam 8 yıl sürdü o o denli çabucak olmaz’ dedim. Bana ‘Benimki olacak, biz konuştuk anlaştık, her şey bitecek’ dedi. Ben hem 10-15 gün evvel söylediği hem de 1 gün evvel söylediği bu kelamlardan sonra bu olayın olması üzerine kendisinden şüphelendim. Kendisine ‘senden şüpheleniyorum, görüşmek istemiyorum’ dedim. Kendisini çok sefer engelledim lakin beni kelamlı olarak ikna etti. Ben her ne kadar ikna olup görüşmeye devam etsem de kendisine bu olaydan itibaren güvenmiyordum. Olay ile ilgili kuşkularım daima devam ediyordu.”

‘AĞIR UYKU GEREKTİREN İLAÇ’ İSTEMİŞ

Gezgin’in olaydan bir gün evvel bir veterinere gidip “ağır uyku gerektiren ilaç” istediği öğrenildi.

Ayrıca Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesi’ndeki otopsi raporunda anne ve iki çocuğunun vefat sebebinin karbonmonoksitten kaynaklandığı, ama ayrıntılı otopsi için alınan numunelerin İzmir İsimli Tıp Kurumu’na gönderildiği belirtildi.

NE OLMUŞTU?

Yeşil Mahalle’de 18 Mart’ta Turgay Gezgin’in konutunda yangın çıkmış, eşi Fatma Gezgin ile 4 ve 11 yaşlarındaki iki çocuğu ömrünü yitirmişti. Turgay Gezgin’in olay sırasında meskende olmadığı belirtilmişti. Olaya ait gözaltına alınan Turgay Gezgin tutuklanmış, nişanlısı F.T. ise isimli denetim kuralıyla hür bırakılmıştı.