‘Zeytinine’ sahip çıkan köylüleri komisyon toplantısına almadılar, arbede yaşandı: Meclis’i de dar ettiler
İçerisinde Muğla Milas ile Yatağan’daki zeytinlik alanların madenciliğe açılmasını öngören düzenlemenin de yer aldığı “torba teklif” dün TBMM Sanayi, Ticaret, Güç, Alışılmış Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda görüşüldü. Görüşmelere katılmak için Milas Akbelen’den İkizköy’den, Karacahisar’dan, Yeniköy’den zeytin üreticisi köylüler geldi. Lakin köylüler, çevreciler, Türkiye Barolar Birliği (TBB) etraf ve kent komitesi üyeleri toplantı salonuna alınmadı. CHP milletvekilleri, başta köylüler olmak üzere gelenlerin de içeri alınmasını istedi. Vazifeliler müsaade vermedi. Gerginlik yaşandı.
Milletvekilleri ortasında arbede çıktı. Uzun müddet komite toplantısına alınmayan köylüler fakat öğlenden sonra salona girebildi. Baronun avukatı iteklendi, yere düştü.
‘MADENCİ İÇERİDE’
CHP’li milletvekiller, “madenciler, santralcılar içeride, zeytinciler dışarıda” diyerek reaksiyon gösterdi. Gerginlik sürerken komisyon başkanı AKP’li Mustafa Varank içeri girmek için kapıya geldi. Varank’ı salon kapısında karşılayan CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, insanların dışarıda kaldıklarını anlattı. Tartışma çıktı. Tartışma daha sonra arbedeye döndü. Varank, salona girmek için CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ı itti. İkili ortasındaki itişme öteki milletvekillerinin de tartışmaya girmesinin akabinde büyüdü.
‘SÜRÜKLENEREK DIŞARI ATILDIK’
Komisyon salonunun içinde olduğu üzere dışında da rbede çıktı. TBB Etraf Komitesi avukatı Yakup Şekip Okumuşoğlu yere düştü.
Tekmelendiğini, yumruklandığını belirten Okumuşoğlu şunları söyledi:“Bizi yerlerde sürükleyerek koridorun dışına attılar. İçeride madenciler, şirket temsilcileri maddelerini görüşüyorlar. Canları nasıl istiyorsa o denli bir yasa çıkartacaklar. Bu yasa yarın öbür gün hepimizin önüne gelecek. Biz mahkemelerde yurttaşların haklarını savunurken bu kanunlara takılacağız. Bu kanunların bu formda çıkması nedeniyle ülkemizin her tarafı delik deşik olacak ve zeytinlikler, tarım yerleri, mera toprakları ve ormanlar bunların elinde kalacak… Kurul toplantısına bile bizi sokmuyorlar. Çok üzgünüm. TBMM’de halkın sesini duyurabileceği, kelamını söyleyebileceği bir alan yaratılmış değil. Bizler dışarıda beklemeye mahkûm edildik.”
KİMLER GETİRDİ
EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, teklifin imza sahibi milletvekillerine dikkat çekerek “Bir kuyumcu dükkânından 40 yılda Türkiye’nin en büyük altın ihracatçısı haline gelen Ahlatçı Holding’in işvereni Ahmet Ahlatçı’nın yeğeni AKP Çorum Milletvekili Yusuf Ahlatçı imzacı. Sudan’da altın keşfine çıkan AKP Denizli Milletvekili Şahin Tin imzacı. Sendikalı oldukları için maden emekçilerini işten atan ve onları süründüren Fernas Maden işvereni AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu imzacı. Birkaç gün evvel Giresun’daki madeninde ÇED raporu olmadan kaçak kimyasal atık havuzunu inşa eden AKP Iğdır Milletvekili Cantürk Alagöz imzacı” dedi.
‘AÇLIK GREVİNE BAŞLARIZ’
TBMM önünde açıklama yapan İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık, İkizköy’den, Akbelen’den, Karacahisar’dan, Çamköy’den, Milas’tan, Yatağan’dan, Muğla’dan yollara düştüklerini belirterek “Niye düştük? Tek bir şey anlatmak için yollara düştük tekrar. Ne zeytin bırakılacak ne toprak bırakılacak ne mera bırakılacak ne tabiat, orman bırakılacak. Üreten çiftçiler olarak bizleri görün diyoruz. ‘Biz de insanız’ diyoruz. ‘Biz vermek istemiyoruz bu toprakları’ diyoruz. İnatla elimizden almaya çalışıyorsunuz. Biz bunu mutlaka istemiyoruz” dedi.
“Şirketlerin değil, zenginin değil, güçlünün değil, köylünün, yoksulun, fukaranın, çiftçinin, personelin, yalnız bizim yanımızda olun. Zira bizler o zeytin ağaçlarını yetiştirirken babalarımızın, dedelerimizin ayakları çorap bile görmedi. Yalın ayak o dağdan, doruktan zeytini alıp, getirip, omzunda taşıyıp, bizim için evlatları, torunları için ve şunu söylediler; ‘Hiçbir şeyim yoksa bile kurda, kuşa nasip olsun. Yararım olsun, bir dua edenim olsun’ diye dikti bu zeytin ağaçlarını. Bir kömüre feda edilemez. Bunu söylüyoruz yıllardır. Toprağımıza uzanan eller kırılsın diyoruz.” Işık, gerekirse açlık grevine başlayacaklarını belirtirken teklifin geri çekilmesini istedi.
‘BABAMIN MEZARI’
Karacahisar Köyü’nden Ayişe Günay da komite salonunun girişinde, “Bu topraklar bizim. Annemin, babamın mezarı orada. Biz topraklarımızdan ayrılmak istemiyoruz” diyerek hudut kirizi geçirdi.
‘YETER BIKTIK’
İkizköylü Melahat Çulha, “Kesmesinler, geri çeksinler. Sabah kalkınca kömür koymuyoruz sofraya. Kâfi çeksinler ellerini üstümüzden. Kâfi, bıktık artık zeytin maddesinden. Bıktık, nefret ediyoruz. Bir haftadır ağlıyorum. Onlar mı dikmiş, onlar mı sulamış zeytinleri? Niçin bu türlü yapıyorlar, 50 bin tane zeytinimiz gitti bizim, kendi ellerimizle kestirdiler zeytinlerimizi” dedi.
